Sanırım bizi bir arada tutan da bu atıp tutmalarımız gidişlere..
Kalabalıklaşan yalnızlıklara inat, neşeleriyle motive eden dostluklara selam olsun.
Turgay, Emrah, Serdar, Melis, Kardelen, Zeyno, Seda, Sevde, Emine, Aykız, Zeynep, Özgür, Gökhan, Kerem, Murat.
Bir gün biri karşına çıkıp durduk yere sana ne kadar özel olduğunu söylerse..
Durup gözlerinin içine bakıp doğruluğundan bir saniye bile tereddüde düşürmeyecek o ışıltıyı gördüysen..
Kalbini daraltan tüm anlar bir perdeyi açar gibi aydınlanıverdiyse mesela?
Hoş geldin de aşka..
Bırak sarmalasın tüm karanlığı, katsın gökyüzüne.
Aşk geldi mi hazır olup olmadığının konusunda çelişkiye düşmek gibi bir lüksün yok senin!
Öyle paldır küldür gelir ki..
Gideceği korkusunu duymana izin vermeyerek koca bir mutluluğu yaşatır sana..
İşte tam da bu hazır olamama durumu yüzünden geldiği gibi ansızın gidiverdiğinde yıkılır, tüm beklentilere kapatırsın kendini.
Bırak hoş gelsin aşk..
Giderken içten bir siktir çeker hafiflersin arkasından..
Kendini tekrar kapamadan önce güzel bir esintiyle dolar bedenin..
Kendinden tekrar vazgeçmeden önce, Kendimden de vazgeçmeden sevdir, sevdirin kendinizi.
Hoş gelsin AŞK!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder